Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Tufan Erhürman, beraberindeki heyetle Girne 23 Nisan İlkokulu’nu, Anafartalar Lisesi’ni, Girne Belediyesi’ni ve CTP Ozanköy Ocak Örgütü’nü ziyaret etti.

Ziyaretlerde konuşan Erhürman, memleketin çok ciddi sorunları olduğunu ve bu sorunları çözmek için de Cumhurbaşkanlığı’nda yeni bir vizyona ihtiyaç olduğunu, o vizyon ortaya konulmadığı takdirde bu sorunların çözümünün çok güç olacağını söyledi.

ERHÜRMAN: “DIŞARIDAN PARA GELMESİNİ BEKLEMEMELİYİZ”

Erhürman sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Ekonomik olarak ayakta durma meselesini çözemedik. Çözemediğimiz için de önceki gün gerçekleştirilen Maraş Toplantısı’nın sonrasında, yeni hastane yapılması müjdesini halkımıza Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı verdi. Bu müjdeyi vermesi gerekenin bizim Sağlık Bakanımız ya da Başbakanımız olduğunu biz biliyorduk. Eğer biz bütçemiz içerisinde bir yatırım bütçesi yaratmayı başaramazsak, o zaman bugüne kadar olduğu gibi hastanelerimizi yapamayacağız. Okullarımızı yapamayacağız. Yollarımızı yapamayacağız. Bunları yapabilmemiz için dışarıdan para gelmesini bekleyeceğiz. Burada yapmamız gereken ve yapabileceğimize yürekten inandığım şey, kendi ayakları üzerinde durabileceğimizdir. Hastanemizi de okulumuzu da yollarımızı da yapabiliriz. Ama Cumhurbaşkanlığı makamının bu işin içinde daha aktif buluşmasına ihtiyacımız var.”

“TÜRKİYE BİZİMLE KONUŞMUYOR, BİZE KONUŞUYOR”

“Kendi ayaklarımız üzerinde durduğumuz gün, Türkiye’yle ilişkilerde dil de değişecek. Ben şu anki dili şöyle tanımlıyorum: Türkiye şu anda bizimle konuşmuyor, bize konuşuyor. Esas olması gereken iletişimdir. Bizimle konuşacağı bir durumu yaratmaktır. Biz, Türkiye Cumhuriyeti’yle de Avrupa Birliği’yle de Güney Kıbrıs’la da akıl yoluyla, diplomasi yoluyla konuşabilme becerisine sahibiz. Kendimizi anlatma becerisine sahibiz.”

“YÜRÜTMEDE İSTİKRARA SAHİP TEK MAKAM CUMHURBAŞKANLIĞI”

“İstikrarlı bir görev süresine ihtiyacımız vardır. Yürütmenin içinde bu istikrara sahip tek bir makam var. O da Cumhurbaşkanlığı’dır. Bizim bu makamı çok daha etkili, çok daha aktif kullanmamız lazımdır. Herkesin bu memlekette bir ortak derdi var. Varlığımızı, kültürümüzü, kimliğimizi her halk gibi geleceğe taşımak istiyoruz. Biz bunu istiyorsak, aynı anda hem Kıbrıs sorununun bir an önce çözümü için hem çözüme henüz ulaşamadığımız koşullarda uluslararası alanda sorunları çözmek için hem de özgüvenimizi korumak adına, kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomi yaratmak için Cumhurbaşkanlığı’nı çok daha aktif kullanmalıyız.”