Doğu Akdeniz’de yaşanan gerilimi, Yeni Bakış Gazetesi’ne yorumlayan Kıbrıs İlim Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ata Atun, Türkiye’nin Akdeniz’de sismik araştırma yürütecek Oruç Reis gemisi için 23 Ağustos’a kadar Navtex ilan etmesinin, Türkiye’nin bölgedeki yasal haklarında ısrarlı olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.

Doğu Akdeniz’de yaşanan gerilimi, Yeni Bakış Gazetesi’ne yorumlayan Kıbrıs İlim Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ata Atun, Türkiye’nin Akdeniz’de sismik araştırma yürütecek Oruç Reis gemisi için 23 Ağustos’a kadar Navtex ilan etmesinin, Türkiye’nin bölgedeki yasal haklarında ısrarlı olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.

Atun açıklamasında, “Yunanistan’ın ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Türkiye’nin yaklaşık 780 bin kilometrekarelik kıta sahanlığı alanını yok sayıp, en büyüğü 10 kilometre olan birkaç ada üzerinden Türkiye’yi Ege ve Akdeniz sahilleri boyunca uzanan karasuları içine hapsetme girişimlerinin hakça ve adilce olmadığı, buna ilaveten uluslararası hukuka da uymadığı kesindir” dedi.

Karadeniz’den de örnek veren Atun, “Türkiye, Karadeniz’de kıyıdaş ülkelere teklif ettiği ve kıyıdaş ülkelerin tümünün de onaylayarak imzaladığı Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması (MEB) ve Deniz Yetki Alanları Anlaşması (DYA) benzeri bir anlaşmayı Doğu Akdeniz ve Ege Denizi’nde kıyıdaş ülkelere teklif etmekte ve ‘bir araya gelelim, herkes için kabul edilebilir herkesin hakkını koruyan bir formül bulalım’ çağrısı yapmaktadır” ifadelerini kullandı.

Oruç Reis gemisi ile başlayan faaliyetlerin iki açıdan önemli olduğunu da söyleyen Atun, Türkiye’nin Libya ile imzaladığı deniz yetki alanı anlaşmasının ardından en kritik adımlardan birini daha attığını da söyledi.