Site icon Haber Kuzey Kıbrıs

Çocuk hakları ihlal ediliyor

“YASALARDA KÖKLÜ DEĞİŞİKLİĞE GİDİLMELİ ”…

Evrensel Çocuk Hakları Derneği Başkanı ve Çocuk Hakları Uzmanı Laden Asilzade, çocuk haklarını koruyabilmek adına yasalarda köklü değişiklere gidilmesi gerektiğini vurguladı. Çocuklara yönelik sosyal politikaların, ilerleme raporlarının, istatistiksel çalışmaların yapılmadığına vurgu yapan Asilzade, istismar vakalarına ve özel durumda olan çocuklara yönelik de gerekli adımların atılmadığına ve bu durumun ise büyük bir sorun olarak ortada durduğuna dikkat çekti.

Birleşmiş Milletler tarafından 196 ülkenin dahil olduğu, Kuzey Kıbrıs’ta ise 1996’da yürürlüğe giren Evrensel Çocuk Hakları Sözleşmesi ne yazık ki ülkemizde ciddiye alınmıyor.    Evrensel Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre her çocuk sözleşmede yer alan hak ve özgürlüklerden ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka görüş, ulusal ya da toplumsal köken, mülkiyet, doğuştan veya başka durumdan kaynaklanan ayırımlar gibi hiçbir ayırım gözetilmeksizin yararlanıyor.    Evrensel Çocuk Hakları Derneği Başkanı ve Çocuk Hakları Uzmanı Laden Asilzade, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre KKTC yasalarında köklü değişikliklere gidilmesi gerektiğine vurgu yaparak, Sözleşme’de 18 yaş altındaki bireyler çocuk olarak kabul edilirken, Kuzey Kıbrıs’ta 16 yaş altındaki bireylerin çocuk tanımına girdiğini kaydetti.    1 Haziran Dünya Çocuk Günü kapsamında sosyal medyada taleplerini dile getiren yazılı bir açıklama yapan  Evrensel Çocuk Hakları Derneği ise çocuk haklarına yönelik yasaların çıkarılması, çocuk haklarının ihlalinin önüne geçilmesi gerektiğini dile getirdi. Asilzade: Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne uyulmuyor    Evrensel Çocuk Hakları Derneği Başkanı ve Çocuk Hakları Uzmanı Laden Asilzade, Birleşmiş Milletler’in Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni ilan ettiğini belirterek, Kuzey Kıbrıs’ın ise 1996’da bu sözleşmeyi imzalayarak yürürlüğe geçirdiğini kaydetti.   Asilzade, Kuzey Kıbrıs’ın bu sözleşmeye uygun yaklaşımlarda bulunması gerektiğini dile getirerek, ancak bugüne kadar yasalarda çocuk haklarına yönelik yasalarda değişikliklerin görülmediğini ifade etti.    Çocuklara yönelik sosyal politikaların, ilerleme raporlarının, istatistiksel çalışmaların yapılmadığına vurgu yapan Asilzade, istismar vakalarına ve özel durumda olan çocuklara yönelik de gerekli adımların atılmadığına ve bu durumun ise büyük bir sorun olarak ortada durduğuna dikkat çekti.    Asilzade, köklü değişiklik gerektiren yasaların söz konusu olduğuna işaret ederek, bu yasaların bazılarını Fasıl 157 Çocuk Suçlular Yasası, sosyal hizmetler çerçevesinde yer alan Çocuklar Yasası, Çocukların Evlat Edinilmesi Yasası ve Evlilik Dışı Çocuk Yasası olarak sıraladı.    Tüm bu yasalarda çalışma yapılması gerektiğinin altını çizen Asilzade, yasaların Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne uygun hale getirilmesi gerektiğini savundu.
“Sözleşme’ye aykırı olarak çocuk kavramı 16 yaş altını kabul ediyor”    Asilzade, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre 18 yaş altındaki bireylerin çocuk olarak kabul edildiğini dile getirerek, “BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde 18 yaş altındakiler çocuk kabul edilirken bizim yasalarımıza göre 16 yaş altındaki bireyler çocuk olarak kabul ediliyor. Bu Sözleşme’ye aykırı olmakla beraber bir problemdir” şeklinde konuştu.    Çocuklara yönelik cezai yargılamanın da sorunlu olduğunu belirten Asilzade, çocukların yetişkinler gibi yargılandığını anlattı. Asilzade, ayrıca ülkede çocuk mahkemelerinin ve hapishanelerinin de bulunmadığına işaret ederek, çocuklara yönelik cezai yargılamaların düzenlenecek bir çalıştaya göre düzenlenmesi gerektiğini söyledi.    Özel eğitim noktasında da gereken yasal düzenlemelerin yapılmadığına dikkat çeken Asilzade, bunun yanında sigara, uyuşturucu bağımlılığı noktasında çocuklara yönelik rehabilitasyon merkezlerinin de söz konusu olmadığını açıkladı.    Asilzade, Sosyal Hizmetler’in bünyesinde bulunan çocuk yetiştirme kurumlarının da yetersiz olduğunu dile getirerek, bu sorunların Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu anlattı.

“Sözleşme’ye aykırı olarak çocuk kavramı 16 yaş altını kabul ediyor”

Asilzade, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre 18 yaş altındaki bireylerin çocuk olarak kabul edildiğini dile getirerek, “BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde 18 yaş altındakiler çocuk kabul edilirken bizim yasalarımıza göre 16 yaş altındaki bireyler çocuk olarak kabul ediliyor. Bu Sözleşme’ye aykırı olmakla beraber bir problemdir” şeklinde konuştu.    Çocuklara yönelik cezai yargılamanın da sorunlu olduğunu belirten Asilzade, çocukların yetişkinler gibi yargılandığını anlattı. Asilzade, ayrıca ülkede çocuk mahkemelerinin ve hapishanelerinin de bulunmadığına işaret ederek, çocuklara yönelik cezai yargılamaların düzenlenecek bir çalıştaya göre düzenlenmesi gerektiğini söyledi.    Özel eğitim noktasında da gereken yasal düzenlemelerin yapılmadığına dikkat çeken Asilzade, bunun yanında sigara, uyuşturucu bağımlılığı noktasında çocuklara yönelik rehabilitasyon merkezlerinin de söz konusu olmadığını açıkladı.    Asilzade, Sosyal Hizmetler’in bünyesinde bulunan çocuk yetiştirme kurumlarının da yetersiz olduğunu dile getirerek, bu sorunların Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu anlattı.

Evrensel Çocuk Hakları Derneği: Çocuk Hakları Temel Yasası, hızla gündeme gelmeli

Evrensel Çocuk Hakları Derneği de 1 Haziran Dünya Çocuk Günü kapsamında çocuk haklarına ve çocuklara yönelik sosyal politikalara yönelik sorunların önüne geçebilmek adına sosyal medyada taleplerini dile getiren yazılı bir açıklama yaptı.    Evrensel Çocuk Hakları Derneği,  Meclis bünyesinde Çocuk Hakları Komisyonu’nun kurulması gerektiğini belirterek, bu komisyonda çocuklar ve çocuk alanında çalışan sivil toplum kuruluşlarına kontenjan ayrılması gerektiğini kaydetti.   Çocuk Hakları Temel Yasası’nın  hızla gündeme alınması gerektiğini dile getiren Dernek, bu yasanın bütünlüklü bir şekilde ortaya çıkarılması gerektiğini ifade etti. Dernek, çocuk bilgi veri tabanının oluşturulması gerektiğine işaret ederek,  çocuklarla ilgili her türlü karar süreçlerine çocuklar ve çocuk hakları ile ilgili sivil toplum kuruluşlarının katılımının sağlanması gerektiğini savundu.     Kamu kurumlarında bütünlüklü bir çocuk hakları duyarlılığı yaratılması gerektiğinin altını çizen Dernek,  çocuklara karşı işlenen her türlü şiddeti önlemek için bir ulusal eylem planının sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla hazırlanması ve yürürlüğe konulması gerektiğini açıkladı.    Dernek, toplumsal alanda yaşanan çocuk hakkı ihlallerine gösterilen duyarlılığın kamusal sorumluluk ve kontrol altında bulunan çocuk hakkı ihlalleri için de gösterilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Yaşamın her alanında şiddet ve cinsel istismara zemin olabilecek her türlü risk faktörleri bilimsel çalışmalarla tespit edilerek önleyici politikalar demokratik katılımla oluşturulmalıdır” dedi.    Çocuk hakları, mahremiyet, cinsellik ve iletişim becerilerinin ders kapsamına alınması ve eğitim müfredatına eklenmesi gerektiğine dikkat çeken Dernek,  bu dersleri verecek olanların ise alanda uzmanlıklarının bulunması gerektiğini ifade etti.    Dernek, çocuk ve hak odaklı planlamaların yapılması gerektiğine vurgu yaparak, çocukların katılımının ve  eşitliğinin sağlanması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Exit mobile version